Sevgililer gününde
Çiçekçi dert etmez
Sevgisizler gününde
Çiçekler yetmez
Geldiyse hiddet
Bekle bir müddet
Kadın onurundur
Gösterme şiddet
Biz balık yiyemeyiz
Fiyatlara bakınca
Belki de nasip olur
Balık kavağa çıkınca
Esnafın halin sordum
Etti bana ah-ü zar
Sanırsın iflas etmiş
Ettiği kardan zarar
Cila sürdüm deriye
Zenginsen gel beriye
Paran varsa postunum
Bitene dek dostunum
Erkek deyip geçme
Bir defa düşün
Kadın deyip geçme
Bin defa düşün
Geldim bunca yaşıma
Dur yaramı kaşıma
Kimliğimi kaybettim
Neler geldi başıma
Paradan gel paradan
Mal mülk vermiş yaradan
Bürüksel’e gidiyoruz
Paris çıksın aradan
Anasına bak
Torununu al
Kanalına bak
Yorumunu al
Rusya’daki iki dev
Putin ile Medvedev
İktidarda maşaallah
Al takke ver külah
Merkel ile Sakozi
Çift yumurta ikizi
Sık sık kafa demlerler
Avrupa’yı yemlerler
EDS yakaladı
Cezayı tokaladı
İstanbul trafiğine
Kim beni kakaladı
Geline bak geline
Kepçe almış eline
Alo pizza var iken
Yemek senin neyine
Başı kasketli
Ruhu kasvetli
O bir babadır
Eli şefkatli
İnsanlar yakar
Hayvanlar yıkar
Bitkileri seviyorum
Mis gibi kokar
Bolu,Göynük,Gerede
Güzel ülkem nerede
Doğu ile batı arasında
İki arada bir derede
Baharatta katkı var
Dikkat edin aman
Karabiberde demir
Kimyonda saman
Evlerde misafir odaları
Şahane vitrinler
Kitaplığın da olsun desem
Beni kim dinler
AB engeller koyar
Ülkeme verir ayar
Bereket UEFA var
Bizi Avrupalı sayar
Gidilemez karadan
Yunan çıksın aradan
Kıbrıs orda biz burda
Birleştirsin yaradan
Şu dağların ayısı
Ne kadardır sayısı
Avcı çekip vuruyor
Yok mu onun dayısı
Yarim oyunu sever
Kordonboyu’nu sever
Akrabalık denince
Kendi soyunu sever
Mangalda kül bırakmaz
Erkeklik andı içer
Yolda biri höt dese
Erkeklikten vazgeçer
Evim dar arabam dar
Gelirim dar bütçem dar
Çok daraldım be dostum
Ol derdime hissedar
İnsanlık acı çeker
Mutluluk var diyemem
Dünyada mı ahrette mi
Nerededir cehennem
Fırat nehri durgundur
Murat nehri bungundur
Rafting yapmak istersen
Çoruh nehri uygundur
Anadolu oturur
Gariban sofrasına
İstanbul oturur
Sofraların hasına
Dilenci yalvardıkça
Sözü gönül yaralar
Gizli cebinden çıkar
Deste deste paralar
Okulun önü asma
Dalına çanta asma
İyi oku yavrucuğum
Sakın dersleri asma
Bizim makyöz
Yalvarır yakarır
Kaş yapayım derken
Göz çıkarır
İnsan
Doğar yaşar ve ölür
Ben de doğdum yaşarım
Başkası ölür
Manavlarda et olmaz
Aşka ihanet olmaz
Egoistlerin aşkı
Flu olur net olmaz
Sosyete umreye gider
Tesettür bedene has
Ülkeye avdet eder
Eski hamam eski tas
Köpeğin adı Saka
Sahibi satar caka
Sabahları gezdirir
Yollara eder kaka
Yarimle dillere destan
Zirvesindeydik aşkın
Aradan seneler geçti
O şaşkın ben şaşkın
Yiğit sevmez kancığı
Yarim sevmez boncuğu
Ondokuz mayıslarda
Kim giydirir doncuğu
Kemençeye el vurma
Kendini ut sanır
Köpeğe gem vurma
Kendini at sanır
Eğitimin yaşı yetmiş
Sistemin işi bitmiş
Çocukların ezberden
Beyinleri iflas etmiş
Erkeğin kası var
Kadının hası var
Kadın önde giderse
Erkeğin yası var
Ana baba koalisyon
Çocuklar muhalefet
Koalisyon dağılırsa
Sonu olur felaket
Oğlan bir şey isterse
Otur kıçın üstüne
Torun bir şey isterse
Emrin başım üstüne
Türk kızları şahsidir
Bakışları vahşidir
Azerbaycan kızları
Benim için yahşidir
Benim köylü güzelim
Gel köyleri gezelim
Bakırköy çok özeldir
Kadıköy çok güzeldir
Bana yaptıklarını
Ne olur başıma kakma
Sana yaptıklarımı
Ne olur kafana takma
Güzel oğlan koşta gel
Üçte değil beşte gel
Benimle sözleşmeden
Mazinle yüzleşte gel
Elim ayağım sağken
Beş çocuğa bakardım
Elden ayaktan düştüm
Beşi bana bakamaz
Bak postacı geliyor
Selam veriyor
Herkes ona bakmıyor
Selam vermiyor
Dostum cennette ise
Ben cennete gideyim
Dostum cehennemdeyse
Ben cenneti nideyim
Hayvandır o bilemez
Ağlar ama gülemez
Ayağı var eli yok
Göz yaşını silemez
Futbolcuyla evlenme
Yorgun ayağına yatar
Sen oturup kalkarken
Frikikten gol atar
Bulutlar yere çöker
Her yer sise bürünür
Yarin kalbini kıran
Ömür boyu sürünür
Giderim görme baba
Dizini dövme baba
Davulcuda gözüm var
Zurnacıya sözüm var
Notada olur esler
Ne güzel çıkar sesler
Damat dediğin yiğidi
Kayınvalide besler
Güzeller güzel olmaz
Çirkinler olmasa
Güzeller çirkin olmaz
Üzenler olmasa
Villada otururlar
Süremezler sefa
Biz çok mutluyuz
Nohut oda bakla sofa
Amerikalı yahşi
Kızılderili vahşi
Bu kuyruklu yalan
Batılıların işi
Arabalar vızır vızır
Herbiri sanki hızır
Trafik enselerse
Dilerler bin bir özür
Karar gelir aniden
Zarar gelmez maniden
Ebedi olana bak
Yarar gelmez faniden
Kabızlıktan muzdarip
Izdırap çekiyor garip
Mabada yakmış kına
Ikın ıkın ıkına
Yalnızlığa aşinayım
Evde tek başımayım
Komşu kızı istemiyor
Mahalleden taşınayım
Geminin çapası var
Şişenin tapası var
Yarim beni çağırır
Bir şeyler yapası var
Oğlum kaş yoldurmuş
Kulağa küpe kondurmuş
Yakında etek ister
İyi bir kötek ister
Onun adı Sülü’dür
Isparta’nın gülüdür
Foterle selam saçar
Asker görünce kaçar
Sıcak içme yandırır
Soğuk içme dondurur
Sahte aşık kalbine
Gecekondu kondurur
Ülkemizde
Anayasa geçerlidir
Evimizde
Babayasa geçerlidir
Mutfağımdan ot geçer
Ayda yılda et geçer
Kriz bize dokunmaz
Geçerse teğet geçer
Kahvehane meyhane
Yemek içmek şahane
Kitap karın doyurmaz
Kapansın kütüphane
Cicim bırak diyeti
Boşver sen boz niyeti
Yumurta temiz çıktı
Ye istediğin eti
Kimi buğday ekmeği sever
Kimi çavdar ekmeği
Ama hiçbiri bilmez
Tohum ekmeyi
Otobüs sağdan gider
Yayalar soldan gider
Kız peşinde çok koşma
Sağlığın elden gider
Baba elinden çeker
Ana dilinden çeker
Torunlar şaplak vurur
Dede kelinden çeker
Para cebe sokuşur
Cam kadehler tokuşur
Torpil,rüşvet,iltimas
Düzen böyle kokuşur
Akıl mideye bakar
Kah iman eder kah inkar
Dolu iken yallah der
Boşalınca Allah der
Durakta bekle beni
Otobüsle gidelim
Tek katlıda halvet olmaz
Çift katlıya binelim
Yalan dünya yalan dünya
Sevgiliyi alan dünya
İyilere yol verip
Kötülere kalan dünya
Bir dil bilen bir insan
İki dil bilen iki insan
Hiç dil bilmeyenler var
Ben onları ne sansam
Gül gibi karısı var
Başka gülü koklar
Adamı gül bahçesinde
Birileri haklar
Yarim çalar tambura
Teline vura vura
Müzikte ulusalcı
Prim vermez gavura
Bir çirkine gönül verdim
Ruhu güzeldi
İyiki sevmişim
Ruhum düzeldi
Heraklit der ki
Herşey akar
Ben de derim ki
Herşey kokar
Portakalı boyar
Tezgaha koyar
Aklınca kandıracak
Hıyar oğlu hıyar
Dürüdü de dürüdü
Ülkeyi refah bürüdü
Baba kızı satıyor
Ticaret aldı yürüdü
Spikerler kaynaşırlar
Ekranda oynaşırlar
Haberi okumazlar
Haberi paylaşırlar
Uyu yavrum uyu
Uyku dipsiz kuyu
Derinlere dalınca
İflas eder beş duyu
Ben yarimle barışık
Yarin aklı karışık
Botoksla düzelmedi
Yüzündeki kırışık
Emekliye üç kuruş
Hali nice baksana
Vekillere üç lira
Rabbena hep bana
Hayır dile komşuna
Hayır gelsin başına
Pişirdiğinden ver de
Bolluk gelsin aşına
Ağaçtan maşa olmaz
Aptaldan paşa olmaz
Yarim plaj istiyor
Tövbe haşa olmaz
Gündüzleri pasiftir
Yarim saldırmaz
Geceleri aktiftir
Nefes aldırmaz
Kaldırımda oğlanlar
Kızları tavlarlar
Caddede arabalar
İnsanlara havlarlar
Mahşerin dört atlısı:
Gerdekte tekleme
Kapıda bekleme
Okulda inekleme
Hayatta pinekleme
Sen ağa çiftliğin yok
Ben paşa birliğim yok
Adımız ağa paşa
Herkes bu işe şaşa
Yare pişirdim pazı
Güzeller av ben tazı
Eğer yarim çakarsa
Bulurum ben papazı
Dini bayramlarda
Halk sarmaş dolaş
Resmi bayramlarda
Sıvış köşeyi dolaş
Şimdikiler etkisiz
Kalpleri delmez
Zeki Müren gibisi
Bir daha gelmez
Yorgan çıkar bazadan
Ben vazgeçmem bozadan
Yarim ipek böceği
Salim çıksın kozadan
Eğitim bir turnuva
Kurallar katı
Ana baba jokey olmuş
Çocuklar yarış atı
Yorganda olur pire
Askerlik yerim Tire
Yarimi el görmesin
Kara çarşafa gire
Uyduruk yorum dalı
Burçların falı
Astroloji bilimmiş
Yok devenin nalı
Mutluluğun yarımdır
İş adamı olursan
Mutluluğun tamamdır
Eş adamı olursan
Bir yastıkta kocamak
Diye bir söz var ya
Yataklar ayrılınca
Tek yastık fasarya
Beyefendi siyasetçi
Kanunlar dokunmaz
Hanımının karşısında
Esamesi okunmaz
Bakan olsam başbakan olayım
Başbakan olsam
cumhurbaşkanı olayım
Bu işin sonu yok
En iyisi yerimde
kalayım
Anacığım babamla
Yürürdünüz el elde
Babam bir hatun bulmuş
Yürüyorlar el belde
Ekranda kısa yazar
Son dakika haberi
Sunucu okur durur
On dakika haberi
Su akar
Türk bakar
Bu ülkenin insanı
Kağnıya motor takar
Yarim iki yüzlüdür
Cüzdanımda gizlidir
Bir yüzü yazıdır
Diğer yüzü turadır
Parti proğramları
Yalan hikayesidir
Uygulamaya geçmesi
Yılan hikayesidir
Teyze kızını isterim
Çok derindir hislerim
Onu bana verirsen
Düve gibi beslerim
Çayeli’nde çay olur
Geceleri ay olur
Sıpa başka yerdedir
At altında tay olur
Kılıçtarın oğludur
Altı oka bağlıdır
Ok atmadan duramaz
Onikiden vuramaz
Bozkurtların elidir
Meskeni bahçelidir
Türklüğe damdır
Devlet gibi adamdır
Memleketi Kasımpaşa
Kılıçtar’dır hasımpaşa
Eski bir futbolcudur
Çankaya’ya yolcudur
Kadın baştan çıkardı
Kucağına düştüm
Yarim affet beni
Ocağına düştüm
Oğlan bana atla gel
Atla gelme yatla gel
Masrafımız çok olur
Paraları katla gel
Şiir yazdım kocama
Yazmadı hiç o bana
Yazdığıma bir baktı
Şiirden gıcık kaptı
Petrole Avro Dolar
Depolar zar zor dolar
Pompacı benzin değil
Bolca vergi pompalar
Halden meyva alırım
Ekşi tatlı demem ben
Elma armut var iken
Avokado yemem ben
Aynada taranırsın
Kendine yaranırsın
Herkes yarini buldu
Sen hala aranırsın
Gençken
Üstüne iyilik sağlık
Yaşlanınca
Altına iyilik sağlık
Adalet kırk yıl gezer
Edeni bulur
Tabut kırk yıl gezer
Bedeni bulur
Adam iktidara tapar
İhaleyi kapar
Yol-su işlerinde
Yolsuzluk yapar
Sanatçı umreye gider
Tövbe istiğfar eder
Sahneye çıkınca
Ne gam kalır ne keder
Sevgilim kara gözlü
Birazcık para gözlü
Her şeyine razıyım
Çünkü o doğru sözlü
Zenginin
Karnı tok gözü açtır
Fakirin
Gözü tok karnı açtır
Mahallenin delisi Memiş
Aklını peynir ekmekle
yemiş
Neden yedin denilince
Azı karar çoğu zarar demiş
Aklın gözü kördür
Kulağı sağır
Duyurmak için
Bağır oğlum bağır
Güzel söz altın eder
Faruk Nafiz şöyle der:
Bir kurşunla vurul da
Bir kadına vurulma
Hatamı Kabul ettim
Dizimi dövüyorum
Neden inanmıyorsun
Kız seni seviyorum
Yarin gözleri şiş
Bu ne biçim iş
Elemtere fiş
Kem gözlere şiş
Eşimle mutlu hayat
Uzaya bir seyahat
Eğer yoksa Nurhayat
Devam etme dur hayat
Gelinle
Kozumuzu paylaştık
Damatla
Kızımızı paylaştık
Kanalları gezdiririm
Dizileri dizdiririm
Kocam ajansı bekler
Canından bezdiririm
İngilizcem şakır şakır
Fransızcam takır takır
Doğrusunu söyleyeyim
Ana dilim biraz fakir
Orda bir köy var uzakta
O köy bizim köyümüzdür
Gitmemişsek görmemişsek
O köy bizim köyümüz müdür
Asma ekecek bağ nerde
Odun kesecek dağ nerde
Adam asgari ücretli
Yemek yapacak yağ nerde
Gel ayrılalım desem
Hiçte üzülmez
Kıbrıs sorunu çözülür
O kız çözülmez
Gazete sever edası
Haber okur havası
Şimdi gençlik tayfası
Okur spor sayfası
İğneada karada
Gözüm yoktur parada
Ben yarime sığındım
Fırtınada borada
Karımın adı Kader
Evleneceksin dedi peder
Ağzımı açamadım
Kaderden kaçamadım
Yarim adaya gitti
Gidemiyom karadan
Denizde yüzemiyom
Su çekilsin aradan
Ben askere gidiyom
Yare selam ediyom
Eğer savaş çıkarsa
Bilsin firar ediyom
Pamuk gelir Tire’den
Geçilmiyor pireden
Yarim çok kilo verdi
Seçilmiyor fireden
Kadından adam olur
Adamdan kadın olmaz
Kadın adam olmazsa
Eş olur tadın olmaz
Pasta değil keksin
Kılıbıklıkta teksin
İpler kaynana elinde
Sen ne biçim erkeksin
İktidar öne atlar
Oylarını katlar
Muhalefet kum torbası
Vurur vurur rahatlar
Erkekler ne ister
Erkekler eş ister
Gündüzleri aş ister
Geceleri iş ister
Kentli değil köylüdür
Milletin efendisi
Ülkeyi kalkındırır
Kaldırım mühendisi
Onikiye on kala
Gece çektik tombala
Kıyamet pek yakınmış
Cehennem dolmuş ola
Parkta oturmuş kızlar
Oğlanları izler
Eteği bastırırlar
Kapanmıyor dizler
Kah konuştum kah gezdim
Kah coşturdum kah üzdüm
Meydanlarda halk için
Gardrobumu düzdüm
Gözleri dil ağlatır
Bebeği zil ağlatır
Aynaya baktığında
Güzeli çil ağlatır
Var bazı belediye
İşi gücü tediye
Yandaşa servet sunar
Tıka basa ye diye
Çukurova Adana
Yarim geldim odana
Pudrayı çok sürmüşsün
Yüzün olmuş badana
Çörek otu karadır
Bugün herşey paradır
Muhtaçlığın olursa
Dost dost diye ara dur
Yarim parka gider
Avcılık oynar
Dönüp eve gelir
Evcilik oynar
Ay parlar ondördünde
Fakir ekmek derdinde
Karnı doyacağı günler
Kaf dağının ardında
Anlatırsın aymaz
Üremeye doymaz
Bizim köylü Selo ağa
Kızı çocuktan saymaz
Neşeli olunmayan
Bir gülmece gibisin
Çözümü bulunmayan
Bir bilmece gibisin
Bağdat Caddesi’nde çay
Fiyatlar vay anam vay
Garson bey neskafe koy
Gel beni soy anam soy
İstanbul’u sis bastı
Egzostlardan is bastı
Geni oynak gıdadan
Bedenleri kist bastı
Baba bana para ver
Harcamaya ara ver
Yumuşaktır vicdanın
Bende kalsın cüzdanın
İşçiler meydanlarda
Çalarlar sazı
Polisler teşrif eder
İkramı biber gazı
Yağ sürmekten çekinme
Düşmanın ekmeğine
Kolestrol sıvansın
Damarına beynine
Telefonlar açılır
Müzikleri saçılır
Kimi çalar terelelli
Kimi de çifte telli
Mutlu geçer kışım yazım
Sevda türküsü çalar
sazım
Benim üç sevgilim var
Eşim oğlum ve kızım
Kadın sanata tapar
Ruju fırçayı kapar
Rimel allık sırada
Yüze Picasso yapar
Üfürükçü olmuş psikiyatrist
Sınıkçı olmuş ortopedist
Doktorlara ekmek yok
Olsunlar illüzyonist
İstiyorsun araba
Önce ehliyet ala
İlle de süreceksen
Kazan mübarek ola
Meyveleri boyarlar
Tezgahlara koyarlar
Dikkatlice bakanın
Gözlerini oyarlar
Okuyan var yazan yok
Yazan var okuyan yok
Ağzı olan konuşuyor
Öten var şakıyan yok
Eller hızmalandı
Biz hızmalanamadık
Eller bazlamalandı
Biz bazlamalanamadık
Diziler tutsun diye
İlaç konur içine
Reytingler iner çıkar
Fatmagül’ün suçu ne
Beşiktaş kara kartal
Daldan dala atlar
Kartal kalkar dal sarkar
Dal sarkar kartal kalkar
Uçak uçmaktan bıkar
Tren tüneli tıkar
Denizler suyla dolu
En emini karayolu
Toprağı işleyen beldir
Değeri yaratan eldir
Eller ne derse desin
Bir Türk dünyaya bedeldir.
Evrende bir planet
Ağlayan çok gülen az
Sofrada bir parça et
Yalayan çok yiyen az
Yanakları allıdır
Dudakları ballıdır
Bir kızın kalitesi
Markasından bellidir
Başlarında yemeni
Biçiyorlar çimeni
Üç ayağa assınlar
Yardan ayrı çimeni
Gezen Sarıyer yapar
Gençler kariyer yapar
Birileri kıskanıp
Öne bariyer yapar
Kız ama ses etme
Üzül ama yas etme
Başarıyı istiyorsan
Yenil ama pes etme
Üretici turp üretir
Kadirli’de beşe
Tüketici turp tüketir
İstanbul’da yirmibeşe
Büyük şehir metropol
Zengin isen herşey bol
Fakiri hiç dert etmez
Doyurur onu futbol
Torba torba nişasta
Sevgilim biraz hasta
Doktor çare olamaz
İhtiyacı var dosta
Erkekler gır gır olur
Kadınlar dır dır olur
Kafası şişen koca
Sinirden cır cır olur
Canım sigara ister
Yer bulamadım vallah
Ben aya gidiyorum
Hadi bana eyvallah
Namussuza ar yağmaz
Gökyüzünden yar yağmaz
Kaloriferler yanarsa
İstanbul’a kar yağmaz
Mezarlık ada değil
Kabirler oda değil
Kimse ölmek istemez
Kefenler moda değil
Yer altında mağma
Buzağıdan süt sağma
Kaçak elektrik bitsin
Yok öyle yağma
Onun yari iridir
Bunun yari diridir
Benimkine gelince
Sözlerinin eridir
Eskiden çocuklar
Ana babaya ole
Şimdi ana babalar
Çocuklara kul köle
Bebek sahilinde yalı
Avşar kızı hülyalı
Gözleri mavi mavi
Melek değil dünyalı
Evlendik anlaşmalı
Noterden sözleşmeli
Madde bir görmeyeceksin
Madde iki duymayacaksın
Hükümet övünür
Yol yapıyorum diye
Muhalefet dövünür
Yolsuzluk yapıyor diye
Ateşim var külüm yok
Dikenim var gülüm yok
Alternatif tıp der ki
Yaşamak var ölüm yok
Alo derim esmer kız
Tuşa bas da ses ver kız
O kadar cimri olma
Ara sıra pas ver kız
Karga karga gak demez
Dürüst olan hak yemez
Muzlu pasta dururken
Aklı olan kek yemez
Voleler göğü deler
Metin Oktay ağı deler
Stada varmak için
Taraftar dağı deler
Görevinde dürüst ol
Sakın ast olma üst ol
Öcü deyip kaldırırlar
Heykel olma büst ol
Alır itimatname
Verir vekaletname
Vekil yamuk çıkarsa
Sonu felaketname
Çin işi japon işi
Bunu yapan bir kişi
Yari alıp götürdüm
Oturup yedik suşi
Kocanın adı Can
Kadının adı Canan
Hangisidir kanan
Hangisidir yanan
Emekli isen şayet
Allah versin inayet
Soruyorum Tanrı’ya
Var mı böyle bir ayet
Kışa gelme yaza gel
Söze gelme gaza gel
Kurtlarını dökeceksen
Caza gelme saza gel
Sevgili çıkar tura
Ağır gelir fatura
Ne olur az turlasın
Dua edem yatıra
Sorunları görürsen
Sormazdan gel
Torunları görürsen
Görmezden gel
Kimi pirinç pilavı yer
Kimi bulgur pilavı
Ekranların yedirdiği
Temcit pilavı
Dağları bir bir aşıyoruz
Ucuz bir ülkede yaşıyoruz
Eskiden bir milyondu
Şimdi bir liraya işiyoruz
Ayakçı ayağı sever
Kayakçı kayağı sever
Nesili ıslah için
Hocalar dayağı sever
Bak bugün gülüyorum
Belki yarın gülemem
Baharda buluşalım
Sonbaharı bilemem
Sarı kanarya Fener
Daim cimbomu yener
Keser döner sap döner
Gün gelir hesap döner
Kalemler yazı yazar
Düşünen olur yazar
Bu kapitalist düzende
Alim olsan ne yazar
Avrupa Amerika
Buluşalım Marika
Maldivler’e gidelim
Tusunami harika
Akçasaz’dan saz gelir
Van Gölü’nden kaz gelir
Kızlar kalın giyinmiş
Nasıl olsa yaz gelir
Ayar verdim kemana
Güven yoktur zamana
O kızın talipleri
Dikkat edin aman ha
Ocak başında maşa
Sürme çekilir kaşa
Acaba doğalgaz
Zamlı mı ola kışa
Şarkısı dağlar dağlar
Dağlar Barış’a ağlar
Eşeği unutmadı
Unuttu onu sağlar
Evlerinin önü iğde
Hünnapa derler çiğde
Bor il oluyormuş
Gözün aydın Niğde
Yazar oldum yazar
Etmeyin bana nazar
Fuarda imza günüm
Bekliyorum bu Pazar
Rüzgar varken toz alma
Sünger varken bez alma
Sokaklarda sürterler
Beyoğlu’ndan kız alma
O bana baktı
Ben ona baktım
Aradan yıllar geçti
Üç çocuğa bakıyoruz
Apartmanlar allanır
Allanır da pullanır
Ufacık bir depremde
Beşik gibi sallanır
Ehliyetim var dersin
Deli gibi sürersin
Kurallara uyanın
Defterini dürersin
Bir yar isterim yatağa
Benden önce yatmalı
Bir yar isterim yataktan
Benden sonra kalkmalı
Mısırları haşlarım
Yesin benim kuşlarım
Sabıka affı çıktı
Kalktı benim suçlarım
İpe çamaşır asar
Sanırsın rüzgar eser
Benim yarim feminist
Erkeğe racon keser
Adamın yaşı elli
Olmuş kelli felli
Aklı resimlerde
Takvim almış Pirelli
Yediğin faiz mi
Acep dinen caiz mi
Bankadan çıkan adam
Yoksa bizim vaiz mi
Ne koyun eti derim
Ne kuzu eti yerim
Benim yarime benzer
Balık eti severim